SORU:
Yaklaşık üç yıldır yurt dışında yalnızım. Öğrenciyim.
Türkiye’de üniversiteyi son sınıfta terk ettim. Yarım kalan üniversiteyi
bitirmek üzereyim, tez aşamasına geldim fakat çok ciddi konsantrasyon sorunları
yaşıyorum. Yaklaşık beş yıl önce psikolojik tedavi görmüştüm bir yıl kader
antidepresan kullanıp EMDR terapisi gördüm. Tedavi başarılı bir şekilde
sonlandırıldı ama sonrasında çok stres yaşadım. Yurt dışında çıktığım tarihten
beri ara ara uyku problemleri çekiyorum. Bu problem, uykuya dalma şeklinde
değil, uykudan aniden kötü bir hisle uyanma şeklinde, bazen kâbuslar da eşlik
ediyor veya sebep oluyor bu uyanmalara. Ailede genetik OKB yatkınlığı var,
buraya geldiğimden beri bende de birtakım obsesyonlar oluşmaya başladı ve
fizyolojik sebebi olmayan kas ağrılarım var.
CEVAP:
İnsanı bitiren dert değil, derdin hiç bitmeyeceği
düşüncesidir. Hiç kimse biteceğine inandığı bir dert için hayatını mahvetmez.
Bu düşünce geldiğinde, dün bitmeyecek dediğiniz bugün ise geçmişte kalmış
dertlerinize bakın.
Kâinatın halifesidir insan. Bütün zerrelerin hareket ettiği
yerde koşmalı, koşamıyorsa yürümeli, yürüyemiyorsa kımıldamalı ama asla
durağanlığa teslim olmamalı.
Nisyana mahkûm olmayan insan, rahatlıktan mutlu olmaz,
tembellikten zevk almaz ve rehavete müştak bir hayat yaşamaz. Çünkü bilir ki,
‘umum meşakkatin anası ve umum rezaletin yuvası meylürrahat geliyor.’
Bediüzzaman’a ait bu ifadede rahat meylinin bütün problemlerin kaynağı gösterilmesi,
problemin ciddiyetini ifade babında çok mühim. Düşmanı hafife almak mağlubiyet
sebebidir. Tembellik, ancak ciddi bir hastalık görülürse aşılır. Yoksa insan
alıştıkça alışır. Uyudukça uyumaya, oturdukça oturmaya, durdukça durmaya…
Tekrar yola revan olmak istediği zaman, yol da yorgunluğu da gözünde büyür.
“Yeniden başlama zorluğu imtihanı” çalar bu kez kapısını. Kimi zaman enerjisi
olmadığı için başlayamaz, kimi zaman ertelediği için başlayamaz. Erteledikçe
erteler ve hayatın akışını durduran bu ertelemeler bir müddet sonra hayatını
kangren eder.
İSTİYORUM AMA ENERJİM YOK
Bir şeyler yapmak istiyorsunuz ama enerjiniz yoksa
enerjinizin yeteceği, küçük şeyler yapın. Bu küçük şeyleri yaptığınızı görmek,
sizi yürümeye motive eder ve bu hareketlilikten gelen enerji birikimi, daha
büyük şeyler yapmanızı sağlar.
Bu safhaya gelmemek için, yaptığınız küçük şeyleri
küçümsemeyin. Geldiyseniz de, başkasına gösterdiğiniz şefkati kendinizden
esirgemeyin. Başarısızlıklar karşısında, ‘ben başarısızım’ diye kendinize
uyumsuz etiketler yapıştırmak yerine, ‘bu sefer başaramadım’ demeyi deneyin.
POZİTİF TELKİN
Negatif tecrübelerin ve duyguların yapışkan bir tarafı
vardır. Bu yüzden, olumsuz duygularınızda asılı kalır, başınıza gelen olumsuz
tecrübelerinizi zihninizde tekrar tekrar oynatırsınız. Bu durum, hayatınızda
hiçbir şeyin yolunda gitmediği ve hiç bir zaman da gitmeyeceği uyumsuz
düşüncesine sebep olur. Zihninizi, pozitif tarafları düşünmeye biraz
zorlamalısınız. Bunu pozitif olumlama yöntemiyle yapabilirsiniz. Örneğin;
tekrar dirilmek için kendinize karşı mevcut olumsuz taraflarınızla değil, olmak
istediğiniz ideal insanın sıfatlarıyla seslenin. Olumsuz olayları tekrar tekrar
konuşmak, buna sebep olan hadise ve kişileri sürekli dillendirmek, kaybettiği
şeyleri her gün hatırlamak, öfkeyi besler. Aşırı düşünme, yalnız kalma, negatif
insanlarla vakit geçirme kaygıları besler. Bunları ortadan kaldırmak için
ziyaretleri sıklaştırmak, sosyal aktiviteleri artırmak, aktüaliteden uzak
durmak ve yeni ülkenin dil ve kültürünü öğrenmek gerekir.
15 Temmuz sonrasında yaşadığınız tüm travmatik olaylar, okulunuzu
bırakmak zorunda kalmanız, Türkiye’den çıkıp Yunanistan'a geçiş zorluğu,
bulunduğunuz ülkedeki okula, topluma ve yeni dile adaptasyon zorluğuyla ilgili
olarak yaşadığınız tüm stresli olayların duyguları Emdr ile baştan sona
işlemlemeye alınmasını tavsiye ederiz. Bu yüzden en kısa zamanda yaşadığınız
bölgedeki herhangi Psikolog, Psikiyatr veya Psikolojik Danışman ile yüz yüze
görüşmenizi tavsiye ederiz.
Bizim bu platformdan verebileceğimiz öneriler ise; Negatif
duygular, stres ve korkular, üzüntüler, öfkeler boşalırsa uyku düzene girer. Bu
anlamda uykumuzun düzene girmesi için bir psikiyatriden tekrardan ilaç desteği
alınabilir. İlaç + psikoterapiler + emdr + hipnoz tedavisi uygulanırsa, bu
imkânları sağlayan bir yer varsa tekrar her şey düzene girer Allah'ın izniyle.
Zihninizi ve duygularınızı geride bıraktıklarınıza hiç üzmeden, kendinizi
şimdiye ve geleceğe odaklarsanız ümit var olursunuz. Ve aynı zamanda şunu da
hiç bir zaman akıldan çıkarmamak gerekir ki, Allah bize kaybettiklerimizden
daha iyisini verecektir inşallah veriyor da. Dil öğrenmek, çevre edinmek,
müzik, spor, resim, tiyatro gibi alanlarda hangi sahada yeteneğiniz varsa o
sahada kendinizi geliştirmeye odaklı enerjinizi harcayınız. Kendinizi ait
hissedebileceğiniz ve yaşadığınız duyguları anlayışla karşılayacak temiz bir
sosyal çevre çok önemli, temiz bir arkadaş çevresi de hayatınızı
kolaylaştıracak faktörlerdendir. Bol bol kitap okuyup, sesli görsellerle dile
maruz kalıp, arkadaş çevrenizle de bunu pekiştirirseniz hem yalnız kalmaz hem
de dilinizi geliştirebilirsiniz. Bu sayede özgüveninizi arttırıp başarmanın
sevincini yaşayacaksınızdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.